İSLÂM FELSEFESİ V.-X. yüzyıllar arasında Batıda Lâtin dünyasında kültürel bir çöküş ve düşkünlük görülürken, Doğuda, İslâm Dünyasında, bir yükseliş ile karşılaşıyoruz. Bu nedenle Doğu Dünyası o dönemde, yalnız felsefe için değil, aynı zamanda bilimler ve uygulamaları yönünden de verimli bir ortamdır. Yükselme durumundaki bu Doğu İslâm felsefesi, aynı Ortaçağ Batı felsefesi gibi, sıkıdan sıkıya İlkçağ otoritelerine bağlıdır. Ancak Doğu, İlkçağın bilim ve felsefe literatürüne, Batıya göre, çok daha geniş ölçüde sahiptir. Bu nedenle Doğu-İslâm dünyasında Aristo ve Aristo'nun eserleri daha ilk başta, büyük bir rol üstlenmiştir. Nitekim Doğuda, Batıdan çok daha önce, Aristoculuk akımı başlamıştır. Batı ise Aristo'yu, ancak Arapların yaptığı çeviriler aracılığı ile tanıyabilmiştir.